3. Yayıncılık Yaz Okulu’nda ‘Kamu Yayıncılığı’ Ele Alındı
27.08.2024
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Konya Büyükşehir Belediyesi ve Üniversitemiz iş birliğinde, Sosyal İnovasyon Ajansı yürütücülüğünde gerçekleştirilen 3. Yayıncılık Yaz Okulu kapsamında ‘Kamu Yayıncılığı Paneli’ düzenlendi.
Sosyal İnovasyon Ajansında gerçekleşen panelin moderatörlüğünü Üniversitemiz Bilimsel Yayınlar Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Kaleci üstlenirken Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu ile Türk Tarih Kurumu Başkan Yardımcısı Hüseyin Murat Yücel katılımcılara konuyla ilgili önemli bilgiler verdi.
“Kaliteli İçerikler Ortaya Çıkarılmalı”
Programda ilk olarak konuşan Türk Tarih Kurumu Başkan Yardımcısı Hüseyin Murat Yücel, “1940’lı yıllarda matbaa sektöründe devlet yayıncılık yapıyordu, çünkü kimse yoktu. Kamu iktisadi teşebbüsleri; şeker fabrikaları vs. bir dönem devlet eliyle yapıldı. Günümüzde o teşebbüslerden bazıları var, bazıları da yok. Yayıncılık anlamında da biz kapıyı açar fuara götürürüz, bazı destekler verebiliriz, fonlamalar yapabiliriz ama burada bir sonuç ortaya çıkmalı. Kaliteli, dünyada söz sahibi olabilecek bir içerik ortaya çıkarmak gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin kâğıt zengini bir ülke olmadığını kaydeden Yücel, “Kamu yayıncılığında kitap maliyetlerimizin en büyük baskı gideri kalemi; telif ve kâğıt… Kâğıdın bu ülkede çok ekonomik kullanılması gerekiyor. Kullan-at tarzı kitaplar bu ülke için çok iyi bir şey değil. Dünyada kâğıdın alternatifleriyle ilgili arayışlar var. Mesela; atık kıyafetlerden kâğıt üretmek gibi bir fikir var. Bizim ülkemizde de bununla ilgili önemli çalışmalar yapılması gerekiyor” diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu ise, Kültür ve Turizm Bakanlığının, 2005’ten sonra Türkiye’de yayıncılığın seyrini kökünden değiştirecek önemli bir adım attığını, büyük ölçekte yayın faaliyeti yaparken, doğrudan yayıncılık yapan değil yayıncılık sektörünü destekleyen, büyütmeye çalışan, sektörün yapısal sorunlarını çözüme kavuşturmaya çalışan bir yapıya dönüştüğünü söyledi.
“Yayıncılık Sektöründe Önemli Atılımlar Yapıldı”
Çeşitli çalışmalar neticesinde Türkiye’nin yayıncılık sektöründe önemli atılımlar gerçekleştirdiğini kaydeden Beyoğlu, “Türkiye yayıncılığı, dünyada perakende pazar büyüklüğü bakımından uzunca süredir ilk 10’da yer alıyor, yine son yıllarda kitap başlığı çeşidi bakımından da ilk 6 ila 9 ülke arasındayız. Türkiye’de yayıncılığın seyri son 15 yılda dış yönelimli… Bakanlık kamu yayıncısı olarak bu alandan büyük oranda çekilip kaynaklarını yayıncılığın geliştirilmesine yönelik destek programlarına aktarınca, bunun en büyük meyvelerinden biri olarak; Türk Kültür, Sanat ve Edebiyatının Dışa Açılımını Destekleme Projesi (TEDA) ortaya çıktı. TEDA ile Türkçenin yazı dili birikiminin dünyaya tanıtılması hedeflendi ve bu kapsamda yayınevlerine şarta bağlı maddi destekte bulunan bakanlığımız, Türk kültür, sanat ve edebiyatının dışa açılmasının yayıncılar vasıtasıyla yerinde gerçekleştirilmesini amaçladı. Son yaptığımız kurul toplantısıyla beraber, 4 bin 122 başlığa ulaştık. 60’ın üzerinde dil, 90’ın üzerinde ülkede şu anda Türk edebiyatı eserleri okunabilir hale geldi” ifadelerini kullandı.
Panelin moderatörlüğünü yapan Üniversitemiz Bilimsel Yayınlar Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Kaleci ise, “Temennimiz bu güzide programın, Yayıncılık Yaz Okulu’nun uzun yıllar boyu gerçekleştirilmesi ve buradan çok değerli faydaların ortaya çıkması. Bu vesileyle etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen, katkı sunan herkese çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
Sosyal İnovasyon Ajansında gerçekleşen panelin moderatörlüğünü Üniversitemiz Bilimsel Yayınlar Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Kaleci üstlenirken Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu ile Türk Tarih Kurumu Başkan Yardımcısı Hüseyin Murat Yücel katılımcılara konuyla ilgili önemli bilgiler verdi.
“Kaliteli İçerikler Ortaya Çıkarılmalı”
Programda ilk olarak konuşan Türk Tarih Kurumu Başkan Yardımcısı Hüseyin Murat Yücel, “1940’lı yıllarda matbaa sektöründe devlet yayıncılık yapıyordu, çünkü kimse yoktu. Kamu iktisadi teşebbüsleri; şeker fabrikaları vs. bir dönem devlet eliyle yapıldı. Günümüzde o teşebbüslerden bazıları var, bazıları da yok. Yayıncılık anlamında da biz kapıyı açar fuara götürürüz, bazı destekler verebiliriz, fonlamalar yapabiliriz ama burada bir sonuç ortaya çıkmalı. Kaliteli, dünyada söz sahibi olabilecek bir içerik ortaya çıkarmak gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin kâğıt zengini bir ülke olmadığını kaydeden Yücel, “Kamu yayıncılığında kitap maliyetlerimizin en büyük baskı gideri kalemi; telif ve kâğıt… Kâğıdın bu ülkede çok ekonomik kullanılması gerekiyor. Kullan-at tarzı kitaplar bu ülke için çok iyi bir şey değil. Dünyada kâğıdın alternatifleriyle ilgili arayışlar var. Mesela; atık kıyafetlerden kâğıt üretmek gibi bir fikir var. Bizim ülkemizde de bununla ilgili önemli çalışmalar yapılması gerekiyor” diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu ise, Kültür ve Turizm Bakanlığının, 2005’ten sonra Türkiye’de yayıncılığın seyrini kökünden değiştirecek önemli bir adım attığını, büyük ölçekte yayın faaliyeti yaparken, doğrudan yayıncılık yapan değil yayıncılık sektörünü destekleyen, büyütmeye çalışan, sektörün yapısal sorunlarını çözüme kavuşturmaya çalışan bir yapıya dönüştüğünü söyledi.
“Yayıncılık Sektöründe Önemli Atılımlar Yapıldı”
Çeşitli çalışmalar neticesinde Türkiye’nin yayıncılık sektöründe önemli atılımlar gerçekleştirdiğini kaydeden Beyoğlu, “Türkiye yayıncılığı, dünyada perakende pazar büyüklüğü bakımından uzunca süredir ilk 10’da yer alıyor, yine son yıllarda kitap başlığı çeşidi bakımından da ilk 6 ila 9 ülke arasındayız. Türkiye’de yayıncılığın seyri son 15 yılda dış yönelimli… Bakanlık kamu yayıncısı olarak bu alandan büyük oranda çekilip kaynaklarını yayıncılığın geliştirilmesine yönelik destek programlarına aktarınca, bunun en büyük meyvelerinden biri olarak; Türk Kültür, Sanat ve Edebiyatının Dışa Açılımını Destekleme Projesi (TEDA) ortaya çıktı. TEDA ile Türkçenin yazı dili birikiminin dünyaya tanıtılması hedeflendi ve bu kapsamda yayınevlerine şarta bağlı maddi destekte bulunan bakanlığımız, Türk kültür, sanat ve edebiyatının dışa açılmasının yayıncılar vasıtasıyla yerinde gerçekleştirilmesini amaçladı. Son yaptığımız kurul toplantısıyla beraber, 4 bin 122 başlığa ulaştık. 60’ın üzerinde dil, 90’ın üzerinde ülkede şu anda Türk edebiyatı eserleri okunabilir hale geldi” ifadelerini kullandı.
Panelin moderatörlüğünü yapan Üniversitemiz Bilimsel Yayınlar Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Kaleci ise, “Temennimiz bu güzide programın, Yayıncılık Yaz Okulu’nun uzun yıllar boyu gerçekleştirilmesi ve buradan çok değerli faydaların ortaya çıkması. Bu vesileyle etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen, katkı sunan herkese çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.