Üniversitemiz 743. Vuslat Etkinliklerini Liselere Taşıdı

09.12.2016

Üniversitemiz Hazreti Mevlana’nın 743. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri kapsamında önemli etkinliklere imza atıyor. 5 Aralık’ta başlayan etkinlikler kapsamında Konya’daki liselerde Hz. Mevlana’yı farklı yönleriyle anlatan konferanslar düzenleniyor. Ayrıca 3 dilde Mesnevi’den Damlalar sergileri de öğrencilerle buluşturuluyor.

Öztürk “Hz. Mevlana ve Sanat” Konulu Konferans Verdi

Üniversitemiz tarafından gerçekleştirilen konferansların ilkinde Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Çetin Öztürk, Konya Çimento Güzel Sanatlar Lisesinde öğrencilerle buluştu.  'Hz. Mevlana ve Sanat' konulu konferansta öncelikle sanat nedir, sanatın gerekleri olan etkileşim, seziş, gereklilik, estetik, ritim, ahenk, denge ve kompozisyon konuları ele alındı. Öztürk, duygu ve aklın sanat ile olan ilişkisi ve Hazreti Mevlana’nın bu konulardaki fikirlerini öğrencilerle paylaştı.  Mevlevilik kültürüne de değinen Öztürk; Mevlevihanelerin sanat akademisi ve sanatçı yetiştirmedeki fonksiyonları ile Mevlevihanelerde öğretilen sanat dalları ve sanat öğretim terbiyesi hakkında da bilgiler verdi. Konferansta ayrıca Hz. Mevlana’nın eserlerinden ve Mesneviden örnekler verildi.

Altıntaş Hz. Mevlana’da Birlikte Yaşama Kültürünü Anlattı

İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş ise Şehit Mehmet – Lütfi Gülşen Anadolu İmamhatip Lisesinde “Hz. Mevlana’da Birlikte Yaşama Kültürü” konulu konferans verdi. İlk olarak Hz. Mevlana’nın hayatı ve eserleri hakkında bilgi veren Altıntaş, Hz. Mevlana’nın bir İslam alimi olduğu vurguladı. O’nun bu yönüyle pek fazla anlatılmadığını aktaran Altıntaş, birlikte yaşama kültürü ve İslam’ı daha iyi anlatmak için dili geliştirmenin önemli olduğuna dikkat çekti.

Müftü Akpınar Mevlana Düşüncesinin Temellerini Aktardı

Konya Müftüsü Prof. Dr. Ali Akpınar da Mahmut Sami Ramazanoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesinde “Mevlana Düşüncesinin Temelleri” başlıklı konferansında 3 türlü Mevlana anlayışı olduğunu belirtti. “Ben, gizlenen, gözlenen ve izlenen Mevlana olarak bu 3 anlayışı sınıflandırıyorum. Benim çocukluk yıllarımda aralık ayında şehir, altında Mevlana imzası olan dövizlerle donatılırdı. Bu dövizlerde ‘aşk’, ‘şarap’, ‘kadın’ temalarında sözler olurdu. Maalesef o dönemde Hz. Mevlana’nın aşk, kadın, şarap konularının dışında şiirleri yokmuş gibi bir imaj oluşturuluyordu. Ya da hümanist Mevlana, sema eden Mevlana gibi algı oluşturuluyordu. Şimdi de öyle… Hz. Mevlana denildiğinde fesli, entarili dönen adamları hatırlıyoruz. Halbuki Mevlananın hayatında bir ya da iki kere sema ettiği söyleniyor. Dolayısıyla Mevlana gizlendi. Bugün de başka türlü gizlemek isteyenler olabilir.” diyen Akpınar Mevlana’nın böyle aktırıldığı bir ortamda yer almamak gerektiğini belirtti. Mevlana düşüncesini benimsemeyenlerin Mevlana’yı özlediği şeklinde algı oluşturduğunu ifade eden Akpınar Müslümanların uyanık olması gerektiğini anlattı.

Küçük, Hz. Mevlana’nın Ailesi ve Sosyal Çevresini Anlattı

İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Küçük, Konya Anadolu İmam Hatip Lisesinde Hz. Mevlana’nın ailesi ve sosyal çevresi hakkında bilgi verdi. “Hz. Mevlana büyük bir misyonerdi aslında… Yani bütün insanlara güzel yönünü göstererek, güzel davranarak insanları İslama çekiyor ve onları Müslüman ediyordu.” diyen Küçük, etrafta onu farklı tanıtmaya çalışan insanların Mevlana imajlarının eksik olduğunu kaydetti. Onun bütün eserlerini okumayan insanların şu veya bu şekildeki değerlendirmelerinin yüzeysel olduğunu aktaran Küçük bu bilinçle hareket etmek gerektiğini söyledi.

Gürer “Mevlana ve İnsan” Konulu Konferans Verdi

İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilaver Gürer’in ise Uluslararası Mevlana Anadolu İmam Hatip Lisesinde verdiği konferansın ana teması “Mevlana ve İnsan” dı. Gürer öğrencilere ilk olarak Mesnevi hakkında bilgiler verdi. Mesnevi’nin 6 cilt ve 25.000 beyitten oluşan bir eser olduğuna dikkat çekerek dünyada en çok okunan kitaplardan birisi olduğunu söyleyen ve 2000’li yıllarda Amerika’da en çok satan kitapların başında geliyordu diyen Gürer: “İkinci dünya savaşından sonra insanların ülkeleri daha rahat gezmesiyle birlikte burayı ziyaret edenler sayesinde Batıda müthiş bir Mevlana hayranlığı oluştu. Mevlana Türbesi Türkiye’de ziyaretçi sayısı bakımından birinci sırada bulunan Topkapı Sarayı’ndan sonra ikinci sırada gelmektedir. Her yıl 2 milyon kişi Mevlana’yı ziyaret ediyor.” dedi.

Mevlana’nın insana verdiği büyük değere de değinen Gürer : “Allah bu alemi insanoğlu için yaratmıştır. Peygamberimiz de yaratandan ötürü insana değer verir.  Mevlana da her zaman Allah’ın ve peygamberimizin yolundan gitmiş biri olarak insana çok değer vermiştir.” dedi.

Paylaş