100. Yılına Doğru Ermeni Meselesi Konferansı

Üniversitemiz Tarih ve Kültür Topluluğunun organizasyonuyla Prof. Dr. Yusuf Sarınay ve S.Ü. Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferudun Ata’nın sunumlarıyla ‘100. Yılına Doğru Ermeni Meselesi Konferansı’ düzenlendi. Eğitim Fakültesi Erol Güngör Konferans Salonunda düzenlenen konferansa; Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcımız Doç. Dr. Mehmet Kırbıyık, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından Tarih ve Kültür Topluluğunun Başkan Vekili Nezaket Hayırlıoğlu; açılış konuşmasında “Asılsız Ermeni iddialarının 100. yılına doğru tarih ve milli değerlerimizin korunmasına katkıda bulunmak amacıyla bu programın düzenlendiğini" söyleyerek konferansın hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür etti. Ardından Gürkan Aygün isimli öğrencimiz Atatürk’ün Ermeni Meselesi ile ilgili sözlerini katılımcılara aktardı.

Açılışta konuşan Tarih Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı  Prof. Dr. Nuri Köstüklü: “Şark Meselesi, 1815'te adı konulduktan sonra Anadolu’daki Türk varlığını ortadan kaldırmak için her türlü yolun denenmesidir. Geleceğin gençleri olarak Türkiye’nin tarihi hakkında bilgi sahibi olmak zorundasınız. Belgeler ışığında 1915 olayları gerçek şekliyle ortaya konulmalı.” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından TOBB Ekonomi ve Tek. Üniv. Öğretim Üyesi- Devlet Arşivleri Eski Genel Müdürü Prof. Dr. Yusuf Sarınay sunumunda şu açıklamalarda bulundu: “Pek çok Batılı ve Ermeni çevreler tarihi bir bütün olarak değil de işlerine geldiği gibi çekip çıkardıkları için bir mesele olmuştur. Onlar, kendilerine göre bir sebep yokken 1915’te göç ettirilen Ermenilere yoğunlaşmışlar ve sadece sonucu değerlendirmişlerdir. Batıda tek taraflı bir siyasi hafıza oluşturarak gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemek ve yarattıkları suni tarihi yıkmamak içinde tartışmalardan kaçınmışlardır.Tehcire kadar tam 30 yıl katliam yapan Ermeniler tekrar tekrar isyan etmesinler diye sevk yapılmış Osmanlı Devleti yıllarca sabredip ondan sonra bu tedbiri almak zorunda kalmıştır. Bu coğrafyada canı yanmayan kimse yoktur." açıklamasında bulundu.

Savaş bitiminden sonra Ermenilerin delil olarak görmeye çalıştıkları mahkemeler hakkında konuşan Doç. Dr. Ferudun Ata: “ Ermenilerin düşüncesine göre, İttihat ve Terakki yönetimi I.Dünya Savaşını bahane ederek Ermenileri imha ettirmek amacıyla tehcir yapmıştır. O dönemde tamamen gayri meşru çalışan bir mahkeme soykırımı kabul etmiş gösterilerek delil oluşturulmaya çalışılmış, ne İstanbul mahkemelerinde ne Yüce Divanda ve ne de Malta adasında günlerce süren yargılamalarda hiç bir sonuç çıkmamıştır. Yapılan sorgulamalarda tehcirin zaruret üzerine yapıldığı yönünde karar çıkmıştır. Beka ve mevcudiyet için buhranlı bir dönemde Ermenilerin Ruslarla işbirliği yapması nedeniyle tehcir kanunu çıkarılmıştır. Tehcir geçici bir süreliğine Ermenilerin başka bölgelere sevk edilmesidir ve savaş sonunda tehcir edilen Ermeniler herhangi bir sorun yaşamadan eski yerlerine tekrar dönmüşlerdir.” dedi.

Katılımcıların sorularının cevaplandırılmasının ardından konferans; Prof. Dr. Ramazan Tosun’un  Prof. Dr. Yusuf Sarınay’a ve Tarih ve Kültür Topluluğu Akademik Danışmanı Araştırma Görevlisi Zafer Yıldırım'ın ise Doç. Dr. Ferudun Ata’ya plaket takdim etmesiyle sona erdi.