Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen 3. Millî Kültür Şûrası’na katıldı. Lütfü Kırdar Kongre Merkezi’nde; Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Rektörümüz Prof. Dr. Muzaffer Şeker ile kültür ve sanat dünyasından çok sayıda ismin katılımıyla gerçekleşen Şûrada Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.
Şûranın ülkeye, millete, kültür ve sanat dünyasına hayırlı olması temennisinde bulunarak ve şûranın 28 yıl sonra yeniden toplanmasını sağlayan Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ve ekibini tebrik ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin; farklı kültürlerle zenginleşerek gelişmiş, insanlık tarihine damga vurmuş bir medeniyetin mirasçısı olduğunu söyledi.
Mimariden musikiye, görsel sanatlardan edebiyata kadar kültürün her alanında çok önemli eserlerin olduğu bu büyük mirasın arkasında; muayyen bir varlık tasavvuru ve dünya görüşünün yattığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buna göre tabiat âlemi bize verilmiş bir emanettir. Tabiatı istimal ederek, yani kullanarak, üreterek ortaya koyduğumuz kültür ve sanat ürünleri de, insana ve onun ahlaki kemale ulaşmasına hizmet etmelidir.” diye konuştu.
“14 Yılda Kültür Alanında Çok Önemli İşler Yapıldı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, 2015’te Türkiye’nin en çok ziyaret edilen müzeleri olan Ayasofya’yı 3,5 milyon, Topkapı Sarayı’nı 3,2 milyon, Mevlana Müzesi’ni 2,3 milyon kişi gezerken Paris’teki Louvre Müzesi’nin 9 milyon kişi tarafından ziyaret edildiğini, UNESCO’nun, 54 ülkeden 116 şehrin bulunduğunu ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’nda Türkiye’den sadece gastronomi alanında Gaziantep’in bulunduğunu hatırlattı.
“Ahlaktan Yoksun Bir Kültür Anlayışı Bizi Yozlaşmaya Götürür”
Türk kültür ve sanatını yansıtan dizi, filmlerden, geleneksel sanatlardan örnekler veren ve bu tür örneklerin çoğaltılması gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Diğer hususlarla birlikte, medya alanındaki faaliyetlerimizin de ölçüsü, bilmekle anlamak arasındaki farkı ifade eden kültür ve irfan kavramları olmalıdır. İrfandan yoksun bir kültür, açık konuşayım, hamallıktan başka bir şey değildir. Aynı şekilde ahlaktan yoksun bir kültür anlayışı bizi ancak yozlaşmaya götürür. Oysa sanat ve kültürün amacı, insanı akli ve ahlaki kemale ulaştırmaktır. İyinin, güzelin ve doğrunun peşinde koşan bir sanat ve kültür anlayışına her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.” vurgusunda bulundu.
“Türk Kültürü, Dünyanın En Kıymetli Kültürleri Arasındaki Yerini Korumakta”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Unutmayınız, siyasi iktidar seçimle, oyla, sandıkla olunabilir; ama kültür iktidarı için çok daha farklı bir birikime, emeğe, çalışmaya, dirsek çürütmeye, alın teri dökmeye ihtiyacımız var.” diye ekledi.
Kültürün sadece kitap, müzik ve mimariden ibaret olmadığının; bütün bunları da içine alan bir hayat biçimi olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, selamlaşmadan oturup kalkmaya, giyinme ve yemeden evin düzenine kadar kimliğin tüm unsurlarının, sahip olunan kültür tarafından belirlendiğini dile getirdi.
“Kimliğimizi Terk Edersek Yığınların İçinde Kaybolup Gideriz”
Şûranın katılımcılarından, Türkiye’nin 2023 vizyonuna uygun, derinliği ve gelecek vizyonu olan uygulanabilir bir yol haritası hazırlamalarını beklediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu çok iyi çalışın, biz de bunu hem çalışalım, hem uygulama alanına koyalım. Bu şûrada ortaya konacak her makul ve uygulanabilir önerinin bizzat takipçisi olacağımı, bununla ilgili bir heyeti de oluşturacağımı burada özellikle açıklamak istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şu değerlendirmelere yer verdi: “Bugün burada Millî Kültür Şûramızı topluyor olmamız da işte bu gayeye yöneliktir. Unutmayalım ki, medeniyetimizden koparsak her şeyimizi kaybederiz. Kültürümüzü kaybedersek yok oluruz. Kimliğimizi, kişiliğimizi, özgünlüğümüzü terk edersek yığınların içinde kaybolup gideriz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yüzden eğitim ve kültürdeki eksiklere dikkat çekip yeni dönemde bu alanlara yoğunlaşılması gerektiğini hatırlattı. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şûrada bu konuların enine boyuna tartışılıp geleceğe ışık tutacak müşahhas tekliflerin ortaya konacağına inandığını söyledi ve konuşmasını Şûraya katkı verenlere teşekkür ederek tamamladı.